10 Mart 2014 Pazartesi

NEHİR

Ne garip bir gece. ..Nasıl başladı, nasıl bitti. ..
Bu yıl İstanbul'da 9 yaşlarında çok zeki ve sempatik bir kız çocuğu tanıdım.Hatta facebook sayfamda da ekli.Yaşıtlarinin çok üstünde bir olgunluğa sahip olan bu küçük kız sosyal alemde de o kadar güzel şeyler paylaşıyor (du) ki, özel biri olduğunu hissetmemek mümkün değil. Annesi ve babası da bir o kadar değerli ve ilgili olan bu yavru maalesef kas hastası. Doktorlar doğduğu anda zor günlerin geleceğini söylemişler. Bu mükemmel aile ,hayat dolu, sevgi dolu bu aile çok sevdiğim bir filmdeki gibi direnmis, direniyor . ..Biraz önce hastaneden geldik. Durumu çok ciddi, şuan yoğun bakımda. ....Keşke yazabilsem, o an onlarda, ,kederlerinde gördüğüm gücü , sevgiyi ifade edebilsem.Onunla yaşanacak biraz daha zaman isteyen o hallerini kağıda dökebilsem...
Bazen imanî sorunlar yaşıyormuşum gibi hissediyorum. Ve bir tokat çarpıyor suratıma.En son Bosna gezimde gördüklerimden sonra iyi ki cehennem var demiştim. Böyle bir aileyi tanıyınca da iyi ki cennet var diyorum.
Bu ruhaleti ile biraz önce açtığım ekranlarda Suriye ile ilgili o korkunç fotoğrafları gördüm. Kalbim sanki elimde ezilmiş bir et parçası, içim kıyıldı...Nasıl bir eziyet, nasıl bir katliam. Doğu Türkistan dan Afganistan a, , Bosnadan Kırım a ...Ve adını zikredemediğim kim bilir nerelerde. ... Habil ile Kabil den beri mi bu böyle! Yoksa modern dünya, modern çağ daha mı acımasız yaptı bizi ....Bir insan bir insana bunları neden yapar...
Bazıları için dünya sadece azap yeri, onların içi de dışı da yangın yeri....

Rabbim sen bilirsin , kim şu gecede sana iç yangınları ile elini açmışsa boş çevirme. Ölüm günü senin takdirin , hastalık da senden şifa da...Sen bizlere her türlü musibete direnme gücü ve dünyanın geçiciliğini unutturmayacak hakîki bir iman ver....O yeter.


21.01.2014

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder